26 Şubat 2012 Pazar
Çarlinin Meleği
Bir otel odasında gözlerimi açıyorum. Kötü kalpli adamlar peşimde. Yataktan fırlayıp siyah deri pantolunumu ve deri montumu geçiriyorum üzerime. Sırt çantamı alıp ona kadar sayıyorum. Tam on dediğimde atlıyorum camdan aşağı. Ve kötü adamlar aynı anda odama dalıyorlar. 'Eyvah kimliğimi unuttum..deşifre olacağım' Meğer ben bir ajanmışım. nasıl çaylak bir ajansa artık kimliğini otel odalarında masa üstünde bırakıyor. Ama diğer yakışıklı ajan daha zeki. Patlatıveriyor otele yerleştirdiği bombayı son anda. Ayy bu arada burnuma ıspanaklı börek kokusu geldi. Ne iyi giderdi şimdi vallahi. Yanında da tavşan kanı çay. Neyse ben kaçıyorum deli gibi. O sırada yakışıklı ajan sevgilim hemen siyah arabasıyla beliriveriyor yanımda. Tam o anda romantik bir müzik geliyor derinlerden bir yerden. Ben tam arabaya atlamak üzereyim..Vuruluyorum. Son bir gayretle atıyorum kendimi arka koltuktaki sevgilimin kucağına. Yok yok, pek mühim birşeyim yok. Meğer ben ajan olunca, komple vücut derimin altına çelik bir levha yerleştirilmiş. Tıp hangi düzeye ulaştıysa. Benim yakışıklı ajan ucu derime saplanmış mermiyi alıp ceketinin cebine atıyor. 'Bunu naşkımızın şerefine bugünün hatırası olarak sakliyciğim sevgilim' diyor. Hemen akıllı gözlüğünü takıyor. Son model laptopunu açıyor ve gözlüğüyle birtakım koordinatlar belirleyip bir çıktı alıyor. 'Çarli seni yeni bir göreve atadı sevgilim. Ayrıntılar burada. Bu görevde maalesef yanında olamayacağım' gibi birşeyler geveliyor. 'Hey darling who is this çarli?' 'Ahh sevgilim aşağı atlarken kafanı çarpmış olmalısın.nasıl bilmezsin çarliyi? Çarlinin meleğini de mi seyretmedin? Sen onun beyaz perdedeki gelmiş geçmiş en güzel esmer meleğisin.' Vaaaav işte bundan hangi kız olsa etkilenir. Hemen alıyorum elinden kağıdı. Deri dizden yukarı çizmemin fermuarını ağır çekim indirip kağıdı sıkıştırıveriveriyom. Bu ege şivesi de nerden hasıl olduysa dilime. Tam yakışıklı ajan yaklaşıyor veda öpücüğünü verecek, romantik müzik tekrar duyulmaya başlıyor derinlerden. Ama durun bir dakika, çok da romantik değil sanki. Daha ziyade davul zurna seslerine benziyor. Yok yaaaa bu bildiğin Ankaralı Turgut. Ege yiğit telefonun alarmını Ankaralı Turgut yapmış on dakikadır çalıyor. O nasıl bir müzikdir sabah sabah öyle. 'annee uyan hadi. kahvaltıyı hazırla da okula geç kalmıyayım" diyor. Hiç oralı olmuyorum. Ajanım ben birkere. Hem ayrıca beyazperdenin gelmiş geçmiş en güzel esmer meleğiyim.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Aslıcım sabah sabah çok güldürdün beni :) Allah iyiliğini versin :))
YanıtlaSilGüldürebiliyorsam ne mutlu bana:)
YanıtlaSilhay allah enişteme sabır versin ne diyo sendeki bu 30 yaş sendromuna:)
YanıtlaSilvalla ürkek gözlerle salonun öteki ucundan takip ediyor yalnızca:)
YanıtlaSil